''İntikam duygusuyla dolu olana Cunanan ,Jeff Trail'i bir anlık öfke boşalması ile öldürdükten sonra seri dönülmez bir yola girdi.Diğer kurbanlarını ya intikam almak amacıyla , ya da sadece yoluna çıktıkları için öldürdü.Çünkü kurbanlar arasında görünürde hiçbir bağlantı yoktu.Versace'yi öldürme sebebi ise çok farklıydı.''
'' İnsanlar beni tanımıyor,tanıdıklarını sanıyorlar ama tanımıyorlar''
Yukarıdaki sözün sahibi Andrew Phillip Cunanan ; 1997 yazını magazin basınından takip edenler anımsayabilir.14 temmuz salı günü sabahı Gianni Versace , Miami'deki lüks malikanesinin merdivenlerinde başına isabet eden iki kurşunla yere yığıldığında,avluda elinde tabancasıyla duran Andrew Cunanan'dı. O güne kadar adı sanı duyulmamış bu adam birdenbire tekbir eylemiyle dünyanın ilgi odağı oluverdi.Aslında Versace'den önce işlediği cinayetler vardı ve FBI'ın en çok aranan ilk on listesindeydi. Ama kurban Gianni Versace gibi moda dünyası ve insanlar tarafından çok iyi tanınan , devrim niteliğinde akımlar yaratan . lüksü,şıklığı , feminenliği tasarımlarına başarıyla entegre eden biri olunca ; meday bütün organlarıyla olayın failine odaklandı.27 yaşındaki Cunanan bir anda insanlar tarafından merak edilen bir suç ikonu haline geldi. Bunda elbette Versace'nin giydirdiği giydirmediği,tanıdığı tanımadığı , sevdiği sevmediği gözü yaşlı birçok ünlünün de etkisi vardı.Prime-time haber bültenlerinin ilk sırasında , gazetelerin manşetlerinde ,Newsweek ,National Enquirer gibi dergilerin kapaklarında hep o vardı.
Bu genç adamın nasıl olup da insanları katleden bir ölüm makinesi haline geldiği de bolca tartışıldı.Onu suça ittiği düşünülen nedenlerin esasen'ruhundaki yaralar'olduğu konuşuldu durdu.Aslında 25 Temmuz Çarşamba gününe kadar yaşadığı hayat,bunu doğrulayacak ölçüde sansasyonel sayılabilirdi. 31 Ağustos 1969'da dört çocuklu bir ailenin en küçüğü olarak dünyaya gelen Cunanan ; San Diego'da dönemin kalburüstü ailelerinin yaşadığı Rancho Bernardo'da büyüdü.Başarılı ve sevilen bir insan olmak için gerekli herşeye sahipti;iyi bir aile , iyi bir eğitim,temiz ve güzel bir yüz ,rahat ve svimli tavırlar. Okulda çok popüler ve başarılı bir öğrenciydi ve arkadaşları onu unutulmayacak bir insan olarak tanımlıyorlardı.Babası,1988'de müşterilerini dolandırdığı ortaya çıktığı için Manila'ya kaçtı.Cunanan Calfornia Üniversitesi'ndeki eğitimini bırakarak babasının yanına yerleşti ancak belki de aradığını bulamadığı için Amerika'ya geri döndü.
Bir insanın yaşadıklarının geleceği üzerinde etkili olduğunu düşünürsek; Cunanan'ın geleceği 1990 yılında itibaren şekillenmeye başladı.O yılın başlarında San Fransisco'nun eşcinsel hayatında değişik kimliklere bürünerek göze batan biri olmuştu.Her zaman en pahalı restoranlara gidiyor,en kaliteli şampanyaları tercih ediyor,kaçak Cohiba puroları içiyordu.Pahalı deri ceketler ve ipek eşarplar ise gündelik kıyafetleri içinde önemli bir yere sahipti.İnanılmaz derecede sosyal,hoşgörülü ve kendine güvenliydi.İnsanlar onu çok beğeniyor hatta ona özeniyorlardı.İlgi odağı olmak Cunanan'ın tek istediği şeydi ve belki bu yüzden de gittiği heryerde hesabı kendisi ödemek istiyordu.Önemli biri gibi gözükmek için elinden geleni yaptığı halde , aslında o konumda sayılmazdı.İşsizdi ve başka insanlara bağımlı olarak yaşıyordu.Annesi onun için daha sonra ''pahalı bir erkek orospu'' demişti.Annesi haklıydı çünkü Cunanan'ın bu rahatlığı ve zenginliği,bir dizi yaşlı ve zengin eşcinsel hayat arkadaşlarından geliyordu.Fiziği tapılacak denli iyi olmasa da , sosyal zekası ve değişik cinsel fantezileri sayesinde hayat arkadaşlarının aldığı pahalı giyisileri , arabaları , hediyeleri hakediyordu.1996 yılının sonbaharında ise bu 'düşsel ' dünyayı darmadağın eden birşey oldu.Kimse tam olarak ne olduğunu anlamasa da yakın çevresi sorunun uyuşturucu olduğunu düşünüyordu.En son sanatsever sevgilisi de onu terketmişti ve Cunanan bir gece içinde yoksul ve çaresiz bir adam oluvermişti.Söylediği kadarıyla hayatında tek bir mükemmel ilişki olmuştu: David Madson adında Minneapolis'li bir mimar.Ancak Madson kendini Cunanan'dan uzak tutmaya çalışıyordu çünkü genç adam sokağa atıldıktan sonra uyuşturucu satmaya başlamıştı.Cunanan Nisan ayı ortalarında limiti dolmuş kredi kartıyla bankasını ikna ederek son bir first class uçak bileti aldı.İntikam almak için Minneapolis'e gidiyordu.
Bu tarihten sonra Cunanan'ın inanılmaz suç kariyeri başladı.Önce eski sevgilisi Madson ile buluştu ve evindeki bir davete katıldı.Ardından Jeff Trail adında 28 yaşında bir arkadaşını Madson 'ın evine çağırdı.O gn Madson'ın evinden gelen bağırışlar ve kavga sesleri ortada olağandışı bir durum olduğuna işaret ediyordu.Ve öyleydi de.. Cunanan Jeff Trail'i öldürdükten sonra eski erkek arkadaşı Madson'la kuzeye kaçtı ve orada bir göl kenarına gitti.Birkaç gün sonra bir balıkçı Madson'ın cesedini bulduğunda Cunanan çoktan olay mahallini terketmişti. Daha sonra da Chıcago'da ortaya çıktı ve Lee Miglin adında bir milyonerin evine sığındı.İstediği para,giyisi ve kaçmak için yeni bir arabaydı.Bunları elde ettikten sonra inanılmaz işkencelerle yaşlı emlak milyonerini öldürdü.Oradan New Jersey'e geçti ve orada da sebebi bilinmeyecek şekilde William Reese adlı bir mezarlık bekçisini katletti ve onun kamyonetiyle sırra kadem bastı.
Aranan kişi olmasına rağmen başarıyla saklanan Cunanan ,Miami South Beach'de mola verdi ve burada köhne bir otele yerleşti.Yerleştiği otel,dünyaca ünlü moda tasarımcısı Gianni Versace'nin 35 Milyon dolar harcayarak yaptırdığı malikanesi Casa Casuarina'dan sadece iki blok ötedeydi.Versace, 14 Temmuz Salı gnü malikanesinden ,her sabah yaptığı gibi, 8:30 sularında ayrıldı ve News Cafe'ye geldi Buradan kahve ve birkaç dergi satın aldıktan sonra eve döndü ama karşısında Cunanan'ı buldu.Genç adam Versace'yi ne olduğunu anlamasına bile fırsat vermeden vurdu.
Versace Cinayeti tüm dünyada şok etkisi yarattı ve doğal olarak herkes, dört cinayetten daha aranan bu adamı merak etmeye başladı.Ortalıkta polisin yakalayamadığı katil hakkında birçok dedikodu türemişti.Eşcinsel olduğu için kılık değiştirebileceğini söyleyenler , kurnaz ve zeki olduğunu söyleyenler,Kendisine AIDS bulaştıranlardan intikam aldığını söyleyenler, ..vs Ancak kimse gerçeğe yaklaşamıyordu.Andrew Cunanan sonuçta bir eşcinseldi ve kadın kılığında gezebilirdi neticede Brian DE Palma'nın 1980 yapımı Dressed To Kill filmini herkes izlemişti.Ancak Cunanan olay mahallinden çok uzak olmayan bir marinada iki ayrı teknede kalıyordu ve polis onu kendini öldürmüş bir vaziyette bulana kadar çok az dışarı çıkmıştı
1 yorum:
sinema TV de versace evi, adlı filmi izliyordum. versace nin ölümünü araştırırken kendimi bu blogta buldum. teşekkür ederim
Yorum Gönder